Sınav Kaygısı

Sınav Kaygısı

Çoğumuz sınav öncesinde ve sınav sırasında gerginlik ve heyecan hissederiz. Bu olağan hatta faydalı bir durumdur. Çünkü belirli düzeyde kaygı, sınava hazırlanmak için motive olmamıza yardımcı olur ve sınav sırasında dikkat ve odaklanmamızın artmasını sağlar. Ancak bu kaygı aşırı yoğunlaştığında,  Dikkatimiz dağılır, anlamamız güçleşir, bilgiyi hatırlamada ve organize etmede zorluk çekeriz. Sonuç olaraksa performansımız düşer. Sınava hazırlanmaya geç başlamak, konuları yetiştirememiş ya da tekrar yapamamış olmak uykusuzluk, yanlış beslenme, -örneğin aşırı şeker, sigara, alkol veya kahve tüketimi- kaygının artmasına katkıda bulunabilir. Kaygımızı artıran en önemli faktörlerden biri ise düşüncelerimizdir. Felaketleştirme sınav kaygısında en sık karşılaştığımız düşünce hatasıdır. Bu sırada bedeninde de çeşitli belirtiler ortaya çıkar. Örneğin kalp hızında artış, terleme, titreme, kaslarda gerilme, bulantı, sık idrara çıkma görülebilir. Tüm bunların sonucunda ortaya çıkan davranışlarsa: ders çalışmayı bırakma ya da erteleme, sınavdan erken çıkma veya hiç girmeme olabilir. 

Sonuç olarak kişinin ne düşündüğü nasıl hissettiğini ve nasıl davrandığını etkiler. Eğer bu süreçte sınavla ilgili olumsuz otomatik düşüncelerimizi daha gerçekçi olanlarla değiştirirsek, kaygımız azalacak, dolayısıyla performansımız da artacaktır. Sınav kaygısıyla başa çıkabilmek için Öncelikle bir çalışma programı yapın ve mümkün olduğunca buna uymaya çalışın. Son anda bilgileri kafanıza sokmaya çalışmak kaygınızı artıracak, dolayısıyla başarı şansınızı azaltacaktır. Sınavdan hemen önce tekrar bir göz atmaktan kaçının. Çünkü bu kafanızı karışmasına sebep olabilir. Uykunuza ve beslenmenize dikkat edin. Kafein, şeker, sigara gibi kaygıyı yoğunlaştıran maddeleri daha az tüketin. Sınavdan önce alkol veya ilaç kullanmayın. Ve en önemlisi sizde kaygı yaratan düşünceleri sorgulayın. felaket senaryoları içeren düşüncelerinizi, gerçekçi olan yenileriyle değiştirmek, kaygınızı azaltmak için çok önemlidir. Örneğin; bu sınavda başarılı olamayacağım yerine,  «Bu sınavda başarılı olabilmek için elimden geleni yapacağım» diye düşünün «Yetersizim, aptal olmalıyım» yerine, «herkes gibi ben de mükemmel değilim, ama bu zamana kadar okuyup başarılı olabildiysem bu benim zekamı ve çalışkanlığımı gösterir» deyin 
Olumsuz otomatik düşüncelerinizin, size bir fayda sağlamadığını aksine size zarar verdiğini fark edin ve bu düşüncelerin doğru olmadığına yönelik kanıtlar toplayın. 

Ve son olarak bu süreçte kendinizi başkalarıyla kıyaslamayın! Sınav kaygınızın üstesinden tek başınıza gelemeyeceğinizi düşünüyorsanız bir uzman desteği alabilirsiniz. 


TÜM KİTAPLARDA %45'E VARAN İNDİRİMLER

İyi Hissetmek
%25
indirim
300 TL
225 TL
Hayatı Yeniden Keşfedin
%25
indirim
275 TL
206.25 TL
Mod Terapisi
%25
indirim
200 TL
150 TL
Jane Doe

Psikiyatr H.Alp Karaosmanoğlu

1969 yılında İzmir'de doğdu. 1993 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun olduktan sonra Psikiyatri ihtisasını Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinde tamamladı. Analitik Yönelimli Grup Terapileri, Bilişsel ve Davranışçı Psikoterapi, Cinsel İşlev Bozuklukları Tedavileri eğitimlerini tamamladı.

2000 yılında PsikoNET Psikoterapi ve Eğitim Merkezini kurdu. Halen bu merkezin yöneticiliğini yapmaktadır. Bilişsel ve Davranışçı Terapi eğitimini ve süpervizyonunu bitirdikten sonra 2002 yılında Şema Terapi ile ilgilenmeye başladı ve 2005 yılının başlarından itibaren bu tedavi türünün ülkemizde tanınması ve uygulanması amacıyla eğitmlere başladı. ISST (International Society of Schema Therapy) tarafından "Advanced" seviyede Şema Terapisti ve eğitimcisi olarak tanınan Dr. Karaosmanoğlu halen bu eğitimleri sürdürmektedir.

2003 yılında PsikoNET Yayınlarını kuran Dr. Karaosmanoğlu, Bilişsel ve Davranışçı Terapi ve Şema Terapi konularında çeşitli kitapların çevirilerinde yer aldı ve editörlüklerini yaptı.

  1. bende yaklaşık 5senedır panık tedavısı goruyorum evet ılk braslada hıc atlatramıycagımı dusunuydum evet halada var ataklarım nobetlerım ama 5 sene oncesıne bakarak daha ıı oldugumnu dusunuyorum ama gecıcı bı hastalık oldugunu unutmamalıyız sadece panık bozuklugundan ıbaretteır