İncindiğimiz, kırıldığımız, kızdığımız zaman insanlardan uzak durmak bazılarımızın sık tercih ettiği bir başa çıkma yöntemidir. Konuşma diliyle bunu “küsmek” de diyebiliriz. Neredeyse bir refleks kadar hızla ortaya çıkar. Aramayasımız, konuşmayasımız gelir. Koparız ve uzaklaşırız o kişiden veya kişilerden. O sırada yapılacak en iyi iş o gibi gelir. Her ne kadar derinlerden gelen çok anlamlı bir hareket gibi hissetsek te, iletişimi koparmak ve sorunu karşıdaki kişinin bu yolla anlamasını ve çözmesini beklemek ilişkiye en zarar verici tutumlardandır. Bu zararı çeşitli yollarla verebilir. Öncelikle, “Allah’ın tek nevrotik kulu biz değiliz”. Bu küsme davranışı pek çok kişide cezalandırılma algısı yaratır. Çok azımız cezalandırılmaya karşı hassas değilizdir. Sizi kıran davranışı ne olursa olsun, karşılığında çocukken anne babasından gördüğü bir cezalandırma davranışı o kişide yoğun incinme ve ardından da misilleme motivasyonu yaratır. Yani siz kişiyi düelloya davet etmiş olursunuz, bir de bakmışsınız karşıdaki kişi kabul etmiş. Karşılıklı aylar, yıllar süren kısır bir süreç başlar. O kadar becerikli küsebilirsiniz ki, karşıdaki kişi gerçekten anlamayabilir. Siz anlatmadıkça da sormasının doğru olmayabileceğini düşünebilir. Bu sırada anlaşılmamanın verdiği sıkıntıyla tepkinizi aşırı bir seviyeye çıkarabilirsiniz ve ilişki yine ciddi zarar görebilir. Çözüm olarak, öfke ile küsme tepkimizden hemen önce incindiğimiz noktayı iyice anlamamız iyi bir başlangıç olabilir. Hangi ihtiyaçlarım engellendi? iyi bir başlama sorusudur. Sevilmemiş, sayılmamış ya da çaresiz mi hissettim veya hissettirildim. Çoğu sıkıntımız bu üç başlık altında toplanır. Dolayısı ile, yaralandığınız noktayı iyi anlarsak, iyi de ifade edebiliriz. “Bu yaptığın hareken bana kendimi “X” hissettirdi.” kalıbında X yerine bu ihtiyacımızı yerleştirerek cümlemizi kurabiliriz. Bu davranışın bana kendimi sevilmez biri olarak hissettirdi. Bu davranışın bana kendimi saygıya layık biri olmadığımı hissettirdi ve üzüldüm. Bu davranışın bana kendimi çaresiz hissettirdi. Ne yapacağımı bilemiyorum. Eğer anlamlı bir ilişkide isek, karşımızdaki kişi bu cümlelerde sizin ne yaşadığınızı daha açık olarak anlayacaktır ve zihnini size yardımcı olmak için kullanacaktır. Eğer kendinizi tam olarak anlattığınızı düşündüğünüz halde bir gelişme olmazsa, belki de doğru durakta beklemiyorsunuz demektir. Ama çoğunlukla ilki olur. Bu konu ile ilgili daha ayrıntılı bilgiyi Hayatı Yeniden Keşfedin adlı kitabımızda bulabilirsiniz.